web statistics

Çalıntı Kartla Yapılan Harcamalarda Bankanın ve Tüketicinin Sorumlulukları


Kayıp çalıntı kart durumunda yapılması gerekenleri yakın zaman önce sizlerle paylaşmıştık.

Kredi kartlarının kayıp çalıntı durumlarında tüketicilerin ve bankaların sorumlulukları ilgili olarak daha önce bir video yayınlamıştık. Ancak yine konuyla ilgili önemli noktaların altını çizmekte fayda var.

10.03.2007 tarihinde, 26458 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe giren Banka Kartları ve Kredi Kartları Hakkında Yönetmelik’e göre kart hamili, kayıp veya çalıntı bildirimi yaptığı saatten önceki 24 saat içinde gerçekleşen hukuka aykırı kullanımdan doğan harcamaların sadece 150 YTL’sini ödemekle yüklüdür. Bu miktarın üzeri bankanın sorumluluğundadır. Bildirimin yapılmaması halinde bu sınırın uygulanmayacağı net bir şekilde belirtilmiştir.

Malesef pratik uygulamalarda sözkonusu bankaların bir çoğu, ilgili kanun maddesini dikkate almayı tercih etmiyorlar. Müşterinin konu hakkında bilgisi yoksa, miktarın tamamını müşteriden talep edebiliyorlar.

Tüketicilerin bu durumda yasal yollara başvurması durumunda ilgili bir kanun maddesi olduğu için davayı kazanma ihtimali yüksek, ancak olay mahkemeye intikal ettiğinde banka tüketicinin ağır ihmali olduğunu ileri sürüyor ve bu durumu kanıtlayacağını düşündüğü delilleri ortaya sunuyor.

Peki ağır ihmal nedir? Satış işleminin şifre ile gerçekleşmesi durumunda veya müşterinin bildirimdeki gecikme süresini öne sürerek kart sahibinin ağır ihmali olduğunu öne sürebiliyorlar. Bu sebepten kredi kartınızda kullandığınız şifrelerin kolay tahmin edilebilen rakamlar (doğum tarihi veya ardışık rakamlar) olmamasına dikkat edip kimseyle paylaşılmaması önemlidir. Zira şifre bilgilerinin kaybolması veya çalınması durumunda yukarıda bahsettiğimiz şekilde bir muhafiyet uygulaması bulunmuyor.

Sonuç olarak kayıp çalıntı halinde tüketicilerin bildirimi 24 öncesine kadar (bildirim 24 saati aşarsa o zaman bir muhafiyet söz konusu değil) olan mali sorumluluğu kanuni olarak 150 YTL ile sınırlıdır. Tüketiciler arzu ettikleri taktirde bu sorumluluklarını da sigorta yaptırmak suretiyle teminat altına alabilirler. Ancak hiç arzu edilmeyen böyle bir durumda mutlu sona ulaşmak, zamanında gerekli hassasiyetin gösterilmemesi durumunda sıkıntılı bir süreç olabilir. Buna engel olmak içink kayıp çalıntı bildirimlerinde bankaya bildirim yapma konusunda süratli olmak her zaman tüketicinin faydasına olacaktır.

“Çalıntı Kartla Yapılan Harcamalarda Bankanın ve Tüketicinin Sorumlulukları” üzerine 15 yorum

  1. iyi gunler,
    Musade ederseniz once durumumu kisaca ozetleyeyeyim ondan sonra sorularimi sorayim:

    -cipli kredi kartimı ankaradan kocaeliye giderken ankarada akaryakit istasyonunda unuttum (22.04.2008)
    -bu durumu 4.gun farkettim (26.04.2008)
    -internetten harcamalarımı kontrol ettigimde 22-26.04.2008 tarihleri arasinda bulundugum sehirden baska bir sehirde 6 ayri yerden toplam 6 milyar tutarinda alisveris yapildigini tespit ettim
    -Ayni gun (26.04.2008) kartı iptal ettirdim ve harcamalara itiraz dilekcesi yolladim
    -Alisverislerin sifre kullanilmadan yapildigini, bu islemlerin 3unun bir bakkal dukkaninda gercekletigini tespit ettim
    -Karti ele geciren, kullanan kullandirtan ve kullanilmasina aracilik edenler hakkinda TCK 245’e muhalefetten suc duyurusunda bulundum (29.04.2008)
    -Bugun (08,05,2008) itibariyle harcam itiraz dilekcemde ve cezai sorusturmada herhangi bir gelisme olmadi.

    Sorular:
    1-BKM tarafindan 1.7.2007 tarihinden itibaren cipli kartların şifresiz olarak kullanılamayacagi ilan edilmişti. Oysa hala yapılabildigini bu aci tecrubeyle ogrendim. cipli kartların şifresiz olarak kullanılamayacagi hususunu duzneleyen herhangi bir mevuzat hukmu var midir? Yoksa BKM’nin tuketicileri yanlis yonlendirmesi mi soz konusudur_
    2-Her biri 1 milyarın uzerinde olan bu alisverisler ile ilgili olarak banka beni uyarmamistir. Bankanin bu durumda herhangi bir sorumlulugu soz konusumudur?
    3-Cipli kartla sifreszi alisverise kimlik kontrolu yapmaksizin izin veren isyerlerinin hukuki sorumlulugu ne yondedir?
    4-Parayi bankaya odemeli miyim? Yoksa tuketici haklari mahkemesine basvurarak 2 ve 3 nolu maddelerdeki gerekcelerle bu durumun olsumasinda banka ve isyerinin ihmal ve sorumlulukları oldugu, ve bankanin bu haksiz harcamalari isyerlerinden tahsil etmesi gerektigini idda edebilir miyim?

    Bu işlemler ile ilgili olarak kart cikaran banka tarafindan uyarilmayan bir vatandasin;
    bankaya herhangi bir odeme yapmayarak, gerekli odemenin, banka tarafindan, kimlik kontrolu yapmadan isyerlerinden kayip kredi kartiyla harcama yapilmasina izin veren isyeri sahiplerinden talep edilmesi gerektigini iddia etmesi mumkun mudur?
    (Not: Bankaya gerekli itirazlarda bulunulmus ve kartı isktisab eden, kulllanan ve kullandırtanlar hakkında suc duyurusunda bulunulmustur

    Vereceginiz cevaplar icin cok tesekkur eder saygilar sunarim.

  2. Sayın Yaşar,

    Öncelikle çok geçmiş olsun, gerçekten sevimsiz bir durum.
    Kredi kartı hizmeti veren kurumların hepsinde güvenlik bölümleri bulunmakta. Bu bölümler milyonlarca dolara varan alt yapı harcamaları ile bu durumlara erken müdahale yapmalarına imkan veren önlemler almaktalar. Çoğu zamanda bu konuda gayet başarılı sonuçlar almaktalar. Sizin durumunuzda ise malesef böyle bir çalışma söz konusu olmamış.
    Bu konuda size öncelikle bir avukattan yasal destek almanızı öneririz. Eğer borcunuzu demeyi düşünmüyorsanız konuyla ilgili sorunlarınızın büyümemesi için en güvenli adım bu olacaktır.

    Harcama tutarları ile ilgili olarak bizim dikkatimizi çeken konu kredi kartına ait limitinin ne kadar olduğu?
    Eğer bu limit kredi kartından yapılan süpheli harcamaların toplam tutarından düşükse tüketici kredi kartı limiti kadar sorumlu olacaktır. Yani 4000 YTL’lik limitli bir karta 6000 YTL’lik provizyon veren bir bankanın sorumluluğunun olmaması söz konusu olamaz. Ancak bu konu hakkında itirazlarınızı bir avukat aracılığı ile yapmanız uygun olacaktır. Bireysel başvurular
    bankalar tarafından çok dikkate alınmayabiliyor.

    Yukarda bahsettiğimiz erken uyarı sistemleri kart müşterisinin ortalama harcamalarını dikkate alır ve bu ortalamaya uymayan durumlarda müşteriye telefonla geri dönüp bilgilendirme yapılır provizyon için onay alınır. Ancak çalıştığınız banka bunu yapmamış. Burda da bankanın çalışanlarının bir görev ihmali söz konusu olabilir.

    Üye işyerinin sorumluluklarına gelince… Üye işyerleri yaptıkları sözleşme gereği çipli yapılmayan işlemlerde kimlik tespiti yapmakla yükümlüdürler. Bu durumda banka üye işyerine de rücu edebilir. Sizin durumunuzda ise böyle yapılmamasının en büyük sebebi bildirimin tarafınızdan 3. gecikmeyle yapılmış olmasından kaynaklanıyor. Yani sizi kusurlu duruma düşüren bir kanıt var ellerinde. Bir başka konuda kartın cüzdan ile kaybolması. Banka veya üye işyeri sıkışırsa kimlik kontrolü yaptığını iddia edebilir. En doğru yorumu bir avukat verecektir.

    BKM’nin sorumlu olup olmadığına gelince. Eğer Amerika gibi bir ülkede yaşıyor olsaydık BKM’nin tüketiciyi yanlış yönlendirmesi nedeniyle uğradığınız zararı tazmin etmek için dava etmeniz mümkün olabilirdi. Türk hukuk sisteminde böyle bir durumun mümkün olup olmadığını bilemiyoruz. Sizin de bahsettiğiniz gibi; BKM tüzel kimliği ile Chip&Pin uygulaması hakkında kamuya çeşitli reklam kampanyaları ile bilgilendirme yapmıştır ancak bu bilgilendirmede şifrenin bypass yapılacağı gibi konularda kamuyu bilgilendirmemiştir. Aynı şekilde şifrenin kart üzerinde saklanmasının bir güvenlik riski oluşturduğu ve bu bilgiye doğru teknolojik ekipman sahibi kötü niyetli kişiler tarafından kolayca ulaşılabildiği bilgisi de paylaşılmamıştır. Ancak bu konuda kanuni olarak nelerin yapılabilirliği konusunda görüş bildirmemiz mümkün değil.

    TuketiciFinansman.net olarak tüketicilere sunulan finansman ürünleriyle ilgili olarak pratik bilgiler, kullanım kolaylıkları ve ürünlere has bazı detayları paylaşabiliyoruz. Sizin karşılaştığınız konuyla ilgili olarak olarak tüketicilere danışma ve yardım hizmeti veren tüketici hakları derneği gibi organizasyonlardan daha kapsamlı yardım almanız mümkün olacaktır.

    Kredikartı kanunu ve kapsamı ile ilgili olarak sadece genel bilgimiz dahilinde cevap verebiliriz; buna göre mevcut tüm kredi kartları bu kanun kapsamında değerlendirilmek zorundadır. Internet üzerinde yer alan çeşitli hukuki forum ortamlarında konuyla ilgili profesyonellere ait yorumlar bulunmakta ve bunlar size bir fikir vermesi açısından yardımcı olabilir.

  3. cevabiniz icin cok tesekkur ederim. ozelikle bkm’nin sorumlulugu
    konusunda cok haklisiniz ve sizin de dediginiz gibi abd’de yasiyor
    olsaydik cok daha farkli neticelere ulasabilirdik. onderdiginiz uzere
    bunoktadan sonra bir uzmandan yardim almamda fayda gozukuyor.

    saygilar iyi gunler

  4. Çalıntı kartlarla nakit çekim ve alışveriş (şifre kullanarak) yapılmıştır , kişi tespit edildiğinde veya yakalandığında bu olayda kart sahibinin sorumluluğu nedir?
    Birde şöyle bir durum var.Kartımdan 5000 YTL gibi bir miktarın kısa sürede alışveriş ve nakit çekim yapıldığı halde bankanın bana uyarı yapması gerekmezmi?Bu konu hakkında dava açılabilirmi?Bu durumda sorumluluk kime aittir?
    Vereceğiniz cevaplar için teşekkür ederim.

  5. 27.06.2008 tarıhınde kredi kartlarım gasp edıldı ve 3 tane kartımdan tam 8.500 ytl aynı yerden kulanılmış bankalara faks cektım zorla sıfremıde aldılar ve parayı cekene kadar benı bırakmadılar hepsı aynı işyerınde cekılmış bu işyerı
    nasıl boyle cekebılıyor cok zor durumdayım bana yardımcı olursanız cok sevınırım cep no 5352976590 bankanın bu işyerınden alması ve ya dava acması gerek benım tahmınımce cunku aynı işyerı ve aynı saatte

  6. @ Ziyaretci //29 Haziran 2008 Pazar 20:09

    Kredi kartı ve şifre ile yapılan alışverişlerde şifreyi saklamanın kart sahibinin sorumluluğunda olduğunun kabul edilmesinden dolayı bu gibi durumlarda bankalar tüm bakiyeyi müşteriden tahsil etmek isterler. Konu ile ilgili uzmanlaşmış bir avukata vekalet verip mahkeme aracılığı ile haklarınızı aramanız en doğrusu olacaktır. Bankaların kendi süreçleri gereği bazı güvenlik önlem ve uyarı sistemlerini kurduklarından daha önce bahsetmiştik. Ancak bazı müşterilerin bunu özel hayata müdahale olarak yorumlamaları ve itiraz etmeleri nedeniyle bunun bankaların bir sorumluluğu olarak kabul ettirebilmek pek mümkün gözükmüyor.
    Avukat aracılığı ile mahkemelere başvurduğunuz taktirde şifre bilgisinin kredi kartı üzerinde yer alan chiplerde de bulunduğu ve doğru ekipman ile suçluların bu bilgilere ulaşabilmelerinin hiç de zor olmadığı, dolayısı ile şifre ile yapılan alışveriş ve nakit avanslarda tek sorumlunun tüketici olmadığını savunabilirsiniz ancak bunun için mahkemeye başvurmanız gerekecektir. Bu konuyla ilgili tüketici hakları üzerine uzmanlaşmış dernekler ile irtibata geçmeniz ve onların yardımlarına başvuruyor olmanız daha doğru olacaktır.

  7. @ Ziyaretci 29 Haziran 2008 Pazar 22:35

    Mağduriyetinize sebep olan eylemlerin gasp neticesinde gerçekleştiğini beyan etmeniz ve savcılığa yaptığınız suç duyurusunun bir kopyasının bankaya iletmeniz durumunda size yardımcı olacaklardır.
    Ancak bankanın bu gayri kanuni fiilden doğan alacağın müşteriden değil de direkt olarak üye işyerinden tahsiline gitmesi pek rastlanılan bir durum değildir. Banka zaman içerisinde alacaklarını tahsil edebilmesi için üye işyerine de gidecektir. Bankanın alacağın tahsili ile ilgili öncelikle kart sahibi üzerinden ilerlemesi beklenmelidir. Bu konuda herhangi bir mağduriyet yaşamamanız açısından en kısa sürede konuda uzmanlaşmış bir avukata, böyle bir avukat tanımıyorsanız size bu konuda yönlendirmede yardımcı olabililecek tüketici koruma derneklerine başvurmanızı tavsiye ederiz.

  8. Merhaba. Eşimin cüzdanı çalındı. Kredi kartı şifresi doğum tarihi ile aynı olduğu için karttan 1720 tl çekildi(çalındı). 24 saat geçmeden sözlü ve yazılı olarak bankaya çalındığını bildirdik.
    1) Şifre doğum tarihi ile aynı olduğu için kesinlikle hak talep edemez miyiz?
    2) Bu durumda şifrenin doğum tarihi ile aynı olmasına bankanın sistemlerinin de izin vermemesi gerekmez miydi. Bu durum banka aleyhinde kullanılamaz mı?
    Zira sözleşmede de kullanılamaz deniyor.
    Teşekkür ederim.

  9. birdie // 01 Ekim 2009 Perşembe 15:44
    Öncelikle çok geçmiş olsun. Daha önce de belirttiğimiz gibi hukuki açıdan yapılabilecekler konusunda sınırlı bilgiye sahibiz bu nedenle hukuki konularda görüş vermek istemiyoruz. Ancak sözleşmede şifre kullanımı ve muhafazası ile ilgili tüm sorumluluk genelde müşteriye verilir. Doğum tarihi kullanarak eşiniz hiç haketmediği halde kendini zor duruma sokmuş. Bununla ilgili yasal süreçlere girerseniz doğru bir avukat ve bahsettiğiniz argümanlar ile olumlu bir mahkeme kararı çıkarmanız mümkün ancak dediğimiz gibi hukuki konular bizim uzmanlığımıza girmiyor.

  10. iyi günler.ben aracıma telefonla kasko yaptırdım.taksitlendirme için kart bilgilerini verdim kaskom yapıldı.fakat ödemeleri bitirdikten sonra kasko şirketi beni arayarak ödeme yapmadıgını söyledi.bende banka dekontlarıma baktıgımda ödemeyi bir başka sigorta şirketinin aldıgını gördüm.ama benim kartımdan aylık 160 lira 7parçaya bölünmüş miktarlar çekilmiş.çeken şirketi aradıgımda 7kişiye trafik sigortası yapıldığını söylediler.ama ben tanımıyorum.şirket bankanıza telefon açın bizde geri iade yapalım dediler.banka bilgim haricinde çekildi diye fax çekin biz işlem başlatalım dediler.peki ben paramı geri alabilirmiyim

    • Bankaya konuyu bu sekilde detayli anlatan bir yazi gondermeniz ve ilgili harcamalarin en az bir ekstre ornegini (tercihen hepsini) eklemeniz durumunda iade yapilacaktir.
      Yanliz itirazinizin takibini haftalik olarak yapmaniz gerekir.

  11. kredi kartımdan benim bilgim dışında 1000ve 1500 tl olmak üzere 2500tl nakit avans çekilmiş 5 er dakika arayla akşam iş dönüşü kredi kartının çalındığını farkettim akşam hemen müşteri hizmetlerini aradım ertesi gün 24 saat geçmeden de bankaya harcama itiraz dilekçesini faksladım .banka bana kredi kartında şifre ile yapılan alışveriş ve nakit çekimi işlemlerin bana ait olduğunu ve bundan dolayı talebimi reddetti şimdi ne yapmalıyım. şifrem doğum tarihim ve ardışık rakamlardan oluşmuyordu.

  12. benim durumum biraz farklı. internet üzerinden 2011 yılı başından itibaren bir firmaya ödeme yaptık. yaklaşık 10 ay boyunca bu ödemelerimizi devam ettirdik. sonuçta bize taahhüt edilen mal tarafımıza gönderilmedi. ödemeleri yaptığımız 2 bankaya hemen harcama itirazında bulunduk. bankalardan biri hemen işlemleri başlatırken diğeri sözleşme yollayın, belge yollayın diyerek konuyu savsakladı ve işlemlere başlamadı. işlemlerimiz internet üzerinden olduğu için kanunen ispat yükü tamamen karşı tarafa ait iken banka firmanın avukatlığına soyundu. şuanda yargı aşamasına taşıdık konuyu. bankayı dava ettik. bu kadar keyfiyet olamaz. biz kartları bu gibi durumlarda güvenlik altında olmak içinde kullanıyoruz. alışveriş sitelerinde havaleye %10 indirim derken neden karttan çekim yapıyoruz? bu gibi durumlar için.

    çok sevdiğim bir laf vardır. “yerken kütür kütür, sapına gelince meeeee” sen yıllık ücretini al,komisyonunu al. kart kullandığımız için fazla ödemeler yapalım. yapman gereken bir iş çıktığı zaman yok de. “sen harca iyi böyle yapma itiraz falan uğraştırma beni” der gibi.

    inanılmaz keyfiyet içindeler inanılmaz…

  13. konuyla ilgili düşüncelerinizi de merak etmekteyim. ne olacak bankaların bu hali?

Yorumlar kapalı.