Altın bu sabaha karşı, yani Türkiye’nin uyuduğu saatler itibariyle 1225 dolar ile yeni bir rekora daha imza atmış görünüyor. Bizde mesai başladıktan sonra ise 1,218.90’a kadar bir gerileme gözlendi, şu sıralarda da bu civarlarda seyrediyor.
Piyasalar ile ilgili gelişmeleri değerlendirmemiz dışında tutarak şunu söyleyebiliriz ki; altının kırdığı rekorlara karşı ilgimizi kaybetmek üzereyiz. Tabi ki hala pozisyon taşıyor olmamız nedeniyle bir tebessüm var yüzümüzde ama şu ana kadar elde edilen getiri nedeniyle sanki biraz şımarmamız söz konusu olabilir. Ama dedik ya bu bahsettiğimiz konunun piyasalardaki gelişmeler ile ilgili en ufak bir alakası yok. Kendi haliyeti ruhiyemizi dile getirdik. Gerçek dünyaya dönersek altında daha yüksek potansiyel var gibi gözüküyor.
Çin semalarından, yukarıda bahsettiğimiz şahsi haliyeti ruhiyeye, yetkililerden paralel görüşler geldiğini görüyoruz. Öte yandan Çin Merkez Bankası’nın 2 trilyon dolara (1.19 trilyon pound) yakın yabancı paradan oluşan rezervinin çok önemli bir kısmı dolara bağlı. ABD hükümetinin izlediği düşük dolar politikasının yabancı para rezervlerinde bu kadar dolar barındıran Çin’i çok mutlu ettiğini söyleyemeyiz. Dünya ekonomisinde gerçek anlamda bir büyümeye paralel talep artışı yaşanmaya başlanması neticesinde, Amerika ve hatta dünya talebinin önemli bir kısmını karşılayan Çin’in üretim temposunu arttırmasıyla hammadde ihtiyacı da doğacak. Şimdi siz Çin olsanız böyle bir dönem başlayana kadar yabancı para rezervinizi ağrılıklı olarak dolarda tutmak ister miydiniz? Ya ihtiyaç duyacağınız kaynakları stoklamaya çalışırdınız ya da kağıt para ile işim olmaz deyip zaman içerisinde likit pozisyonunuzu altın ve benzeri değerli metallere kaydırmayı düşünürdünüz. Altın rekorlar kırarken Çin rezervlerinde böyle bir geçişin bir anda olmasını beklemek anlamsız olacaktır. Sonuçta Devlet ve Merkez bankası yönetimi açısından Çinliler hepimizden farklı bir bakış açısına sahipler.
Çin binlerce yıldır bir devlet olarak bulunuyor ve binlerce yıl daha ortalıklarda olacaklarına tam bir güven ile stratejilerini çok daha uzun dönemli planlıyorlar. Gelecekte yaşanacak bir krizde hazinelerinin aynı pozisyonda yakalanmaması için gerekli geçişi yapacaklarına emin olabilirsiniz. Krizlerin 7 ila 10 sene içinde tekrarladığını ve Çinlilerin planlamayı ona göre yaptıklarını düşünürsek, altının o 300’lu fiyatlara gerilemesi artık hayal olmuştur. Şahsi görüşümüz piyasalar alıp başını gitmedikçe ve Amerika son birkaç yıldır piyasaya sürdüğü dolarları çekececek bir yol bulmazsa, altının 1000 doların altına da zor düşeceği yönünde. Ama bizim görüşümüz bizi bağlar. Bizim burada paylaştığımız görüşlerimize güvenip yatırım stratejilerinizi belirlerseniz bir ihtimalle zarara uğrarsınız. Zarara uğrarsanız sorumluluk bize değil, bizim uyarılarımızı göz ardı edip bizi referans aldığınız için size aittir.
Çin Merkez Bankası’nın yanısıra başka ülke merkez bankalarının da altın alımı yapacaklarına dair beklenti söz konusu olunca altının yükselişi önlenemez gibi gözüküyor. Son üç ay içinde altın fiyatlarında yüzde 25’e yakın bir artış yaşanması nedeniyle bazılarımızın iştahının kabardığını biliyoruz. Ancak bundan altının bundan sonraki üç ayda yüzde 25’lik bir sıçrama daha yapacağına inancımız tam değil. Özellikle 1200’den bir sonraki hedef olarak gösterilen 1350 dolara geçiş çok süratli olmayabilir. Öte yandan da 2000 dolar bir çok yatırımcının gözüne eskisi kadar ulaşılmaz gelmiyor…