Geçtiğimiz haftalarda bankacılık ürünleri arasında güzel bir yenilik örneği olan Altın Bonus kredi kartından bahsettiğimizi hatırlayanlar çıkacaktır. Bugün size farklı bir alanda faaliyet gösteren bir firma tarafından geliştirilen inovatif bir üründen bahsetmek istiyoruz, ama öncesinde bilmeyenler için inovasyonun basit bir tanımını yapmamızın iyi olacağını düşündük.
Günümüzde hemen hemen her büyük firmanın böyle yere göğe sığdıramayıp aradığı, ancak pek azının bulduğu inovasyon; farklı, değişik, yeni fikirler geliştirmek ve bunları uygulamak suretiyle bünyesinde çalışılan şirketlere daha fazla kazanç sağlamaktır. Geliştirdiğiniz yeni, farklı, değişik fikirler çalıştığınız şirkete yeni bir kazanç kapısı sağlamıyorsa, inovasyon sahibi biri olduğunuzu siz dahil kimsenin iddia edememesi lazım.
Finansbank tarafından yakın zamanda çıkarılan Fix Card’ı bu açıdan değerlendirdiğimizde, inovatif bir ürün olduğunu kabul etmemiz gerekir. Finansbank Fix Card’la kredi kartları ürün yelpazesinde tüketiciler tarafından önemli bir şikayet konusu olan kart aidatını ortadan kaldırmış, ancak ilave işlem maliyetleri çıkartıp bunları Fix Card sahibi olacak tüketicilere yansıtarak belki de Finansbank Cardfinans’tan çok daha fazla gelir üretecek bir ürün yaratmıştır.
Gelelim Turkcell tarafından geliştirilmiş ve bugünkü yazımıza konu olan inovatif hizmete. Malumunuz kriz başladığı günden bu yana bankaların kredi, kredi kartı, mortgage ürünlerine sahip gecikmede müşteri sayısı ve gecikmedeki alacak tutarları oldukça arttı. Bankalar bu artışı kontrol edebilmek amacıyla agresif tahsilat politikalarına geçip, bu politikaları tam gaz uyguluyorlar.
Her türlü alacağı tahsil kabiliyetine ulaşabilmek için öncelikli şart size borcu olan kişiye ulaşabilmektir. Kişiye önce ulaşmak gerekir ki, size borçlu olduğunu hatırlatabilesiniz. Ayrıca bu şekilde işler çirkinleşmeye başlarsa, yani borçlu borcunu ödemeye yanaşmazsa; kendisine ulaşabileceğinizi kanıtlamış ve borçlunun hiç de hoşuna gitmeyecek yöntemleri (icra vb.) etkin olarak kullanabileceğinizi ima etmiş olursunuz. Bu şekilde bir ima, borçlunun hiç aklında yokken bile borcunu ödemesi için gerekli motivasyonu çoğu zaman sağlayan bir yöntemdir.
Borçlulara ulaşmak için en önemli kanalın borçluların sahip oldukları cep telefonları olduğunu kimse inkar edemez. Eğer bankaysanız ve gecikmesi bulunan müşterilerin cep telefonlarına sahipseniz, onlara günün her saatinde kapsama alanı içinde bulunmaları durumunda ulaşıp, borçlarını ödemek konusunda motivasyonu artırmak suretiyle gecikmedeki alacakların tahsilatlarını arttırabilirsiniz.
Ancak günümüzde GSM şirketlerinin birbirinden müşteri kapmak amacıyla yaptıkları kampanyalar ve sundukları tarifeler cep telefonu abonelerinin kolayca şebeke değiştirmesine imkan verirken, bankaların da müşterilerinin irtibat bilgilerini kaybetmesine sebep oluyor. Şunu kabul etmek gerekir ki, şebeke değiştiren bir abonenin yeni numarasını arkadaşları ve iş çevresiyle paylaşma motivasyonu ile, kredi kartı ekstre bakiyesinin her ay minimumunu yatırdığı bankasıyla paylaşma motivasyonu aynı olmayacaktır.
Normal şartlarda bankalar GSM operatörleri ile anlaşmalar yapıp, müşterilerine bu tür bildirimleri kendi veritabanlarına kayıtlı numaralardan yaparlar. Ancak numarasını değiştiren ve bankalarına bildirmeyen abonelere bu şekilde ulaşmak mümkün olmuyor.
Sektörün lider GSM operatörü Turkcell, bu durumdan dolayı ulaşılamayan gecikmedeki müşterileri olan bankalar için geliştirdiği hizmetle, yeni bir tahsilat umudu doğurmuş oldu. Turkcell, bankalara müşterilerinin TC kimlik numaralarını ve yapmak istedikleri bildirimleri kurdukları altyapı aracılığı ile kısa mesaj olarak gönderme imkanı veriyor. Tabi bu özel hizmetin özel bir bedeli var. Turkcell bu TC kimlik numaralarını kendi müşteri veritabanına kayıtlı müşterilerin numaraları ile karşılaştırıp, eşleşenlere kendileri için özel hazırlanmış mesajı gönderiyor. Borçlu olduğu bankaya izini kaybettirdiğini zanneden borçlu Turkcell abonesiyse, cep telefonunda özel olarak hazırlanmış mesajı görünce, bankanın izini bulduğunu zannedip ilgili bankaya geri dönüş yaptığında; banka daha önce kaybettiğini düşündüğü tahsilat gücüne bir nebze olsun kavuşmuş oluyor.
Söz konusu uygulamada bazı bankaların yüzde 30’lara varan bir geri dönüş sağladığı söyleniyor. Bu geri dönüşün ne kadarı gerçek tahsilata dönüşür bilinmez. Bu biraz da bankanın tahsilat (collection) ekiplerine ve bankanın çalıştığı avukatlara bağlı bir bilinmeyen olduğu için, bir tahminde bulunmamız mümkün değil.
Bankalar açısından BDDK neyse, GSM operatörleri açısından da Telekomünikasyon Kurulu (TK) odur. TK, GSM operatörlerinin müşteri bilgilerini bankalar veya diğer kurumlarla paylaşmalarına kesinlikle izin vermez. Dolayısıyla Turkcell’in bu müşterilerin kendi şebekelerinde kayıtlı yeni telefon numaralarını paylaşmalasına imkan yok. Bu nedenle herhangi bir bankaya gecikmede borcu olup, bankaya izini kaybettirdiğini düşünen kredi veya kredi kartı sahipleri varsa ve bu tür bir mesaj alıp bankaya geri dönüş yapmadılarsa; çok yüksek ihtimalle söz konusu banka hala yeni telefon numarasını öğrenememiştir.
Öte yandan bankalara veya kredi veren diğer kurumlara gecikmede borcu olan tüketicilerin unutmaması gereken bir gerçek var. Bir bankaya olan gecikmedeki borcunuzu ödemezseniz, ilerde başka bankayla yeni bir kredi / kredi kartı ilişkisi kurmak isterseniz, bu talebinizi reddedilecektir. Zira borcunuzun bulunduğu banka, KKB ve Merkez Bankası veritabanına (bkz. kara liste) bankaya olan borcunuz ve sizine yaşadığı sorunla ilgili kayıt atacaktır. Başvuru yaptığınız banka sizin hakkınızda istihbarat yaparken bu kayıta ulaşacak ve doğal olarak sizinle çalışmak istemeyecektir. Bu nedenle borç ilişkisinde bulunduğunuz bankalarla gecikmeler yaşamamak için azami özeni göstermenizi öneririz.
Turkcell tarafından geliştirilen bu inovasyon örneğine gelince, GSM operatörlerinin içinde bulunduğu rekabet şartlarını göz önünde bulundurursak rakiplerden birinin bu hizmeti TK’ya şikayet etmesi ve bunun neticesinde Turkcell’in yüklü bir ceza yemesi bile mümkün olabilir. Ama eminiz ki, Turkcell’in bu alanda uzmanlaşmış çok başarılı hukuk müşavirlerinden oluşan çalışanları / danışmanları vardır. Bu hizmetin TK tarafından sorgulanması durumunda ,uygun bir savunma (minareye uygun bir kılıf) düşünmüşlerdir.