Sitemizde yer alan “kredi kartınızı hangi amaçla kullanıyorsunuz” isimli ikinci anketimiz sonuçlandı (ilk anketimizin sonuçlarına buradan ulaşabilirsiniz : En Çok Kullanılan Kredi Kartı Hangisi ?). Yaklaşık bir buçuk ay içerisinde toplam 429 oy kullanıldı. Anket sonuçlarına gelince :
Taksitli alışveriş : 277 oy (64%)
Tek çekim alışveriş : 79 oy (18%)
Nakit çekmek : 73 oy (17%)
Anket sonuçlarına göre anketimize katılan okuyucularımızın %64’ünün kredi kartı kullanım nedeni taksitli alışveriş imkanı olarak gözüküyor.
Kredi kartlarına taksit özelliği kazandırılmasının ardından Türk tüketicisinin harcama ve tasarruf alışkanlarında büyük değişiklikler gözlemlenmeye başlandı. Bu değişiklikleri gelirlerin tasarruftan taksitli alışverişe, dolayısı ile tüketime doğru bir kayma olarak yorumlayabiliriz.
Kredi kartı kullanımında en çok tercih edilen ikinci işlem türü ise %18 ile tek çekimlik alışverişler gözüküyor.
Kredi kartı kullanım tercihleri anketini incelemeye devam ettiğimizde, anketimize cevap verenler arasında sıralama üçüncü sırada da olsa kredi kartı kullanım tercihlerinde yüzdelik pay ve sayısal olarak nakit avansı tercih edenlerin en az tek çekimlik alışveriş işlemleri kadar tercih edenler kadar olduğunu görmek Türkiye kredi kartı kullanıcısının profilini ortaya çıkarması açısından önemli.
Ne yazıkki Türkiye’deki tüketicilerin büyük bir çoğunluğu (anket sonuçlarına göre neredeyse dörtte biri diyebiliriz) kredi kartı ile alışveriş yapmanın kredi kartı ile nakit çekmekle aynı şey olduğunu düşünüyor. Bu konunun altını tekrar tekrar çizmek istiyoruz : Kredi kartı ile mağazadan tek çekimlik veya taksitli alışveriş yaptığınızda, son ödeme tarihinizde borcunuzu ödeyemediğinizde faiz işler. Oysa mağazada kredi kartınızla alışveriş yapmak yerine, alacağınız tutar kadar kredi kartınızla nakit çekerseniz, çektiğiniz günden itibaren faiz işlemeye başlayacaktır.
Her zaman söylediğimiz gibi, kredi kartları mevcut tüketici finansmanı ürünleri arasında en yüksek maliyetlere sahip ürün olarak öne çıkmaktadır. Nakit çekim işlemleri söz konusu olduğunda, nakit avans faizinin yanısıra genellikle 1 YTL ve çekilen tutar üzerinden %3’lük bir nakit avans ücreti yansıtılır. Türkiye’nin dünyanın en yüksek borçlanma maliyetlerine sahip olan ülkeler arasında lider olması nedeniyle, çok acil durumlar dışında nakit avans kullanımını tercih etmek demek, bu telafisi çok zor olan maliyetlerin altına girmeyi kabul etmek anlamına gelir.
Nakit avans kullanımını bir kredi kartı harcama alışkanlığı haline getirenleri kendilerine ait olmayan bir parayı çok yüksek faiz oranları ile borçlanarak yaşam standartlarını yükseltmeye çalışan tüketiciler olarak yorumluyoruz. Bu tip bir tüketim alışkanlığının 3 aydan fazla sürmesi durumunda, acil aksiyon alınarak alternatif borçlanma araçlarına başvurulması (örn. tüketici kredisi) mantıklı olacaktır.
Üç aylık süre kritik bir zaman dilimidir. Bu durumun üç ayı aşması durumunda artan borçlanma maliyetlerinin kişilerin bütçesine olan artan negatif etkisinin yanısıra kişinin yaşam standartında da kemikleşeceğinden, alışkanlık ve bağımlılık yaratması nedeniyle nakit çekimden vazgeçmek daha da zor olacaktır.
Nakit avans kullanımını yaşam biçimlerinin bir parçası haline getiren tüketiciler yanlıştan dönmemeleri durumunda ilk 18 ay içersinde öncelikle yavaş yavaş tasarruf kabiletlerini yitirmeye başlarlar. Tüm tasarruf kabiliyetlerini yitirmelerinin ardından, kendileri ve gelecek ile ilgili davranış ve kararlarını verirken borç durumlarına göre zamanlamaları yapılandırmaları gerekeceğinden, sosyal ve ekonomik bağımsızlıklarını kaybederler. Bu durum, tüketicilerin borç ilişkileri nedeniyle ne kadar haksızlığa veya kötü muameleye uğrarlarsa uğrasınlar kuzu kuzu çalışmalarına ve gelirlerinin bir eksikliğe uğramaması için temel hak ve özgürlükleri için bile harekete geçmemelerine sebep olur.
Kişilerin tüketim ihtiyaçlarını karşılarken, gelirleri ve gelecek için ihtiyaç duydukları birikimleri göz önüne alıp mevcut yaşam standartlarının dışına çıkmamaya özen göstermeleri hem bireysel hem de ulusal ekonomik refaha ulaşabilmek için önemli bir gerektir.
Düzenli nakit avans kullanımı ise bu yolda ilerlemeyi düşünen tüketicilerin önünde bulunan en büyük tuzaktır. Yaşam standardının yükseltilmesi açısından izlenmesi gereken en etkili ve verimli yol ise tasarruf etmekten geçer.