Hayat sigortasının tanımını daha önce burada sizlerle paylaşmıştık. Hayat sigortasının tanımına dair bilgilerini tazelemek isteyenler buraya tekrar gözatabilirler.
Hayat sigortasının sözlükte yer alan teknik tanımın dışına çıkarsak, bireylerin beşeri yani ölümlü olduklarını idrak etmesidir diyebiliriz. İnsanoğlu tabiatı gereği ölümü çok aklına getirmez. Ancak ölüm özellikle de bizim ülkemiz söz konusu olduğunda daha sık karşı karşıya kaldığımız bir gerçek. Her uzun bayram tatillinde bir kaç otobüs dolusu insanın hayatını trafik kazalarında kaybettiği bir ülkede yaşıyoruz. İnsanlar İstanbul gibi dünyanın en kalabalık nüfuslu şehrinde, aşırı yağan yağmur sonucunda oluşan sellere kapılarak yaşamını kaybedebiliyorlar.
Tasarruf alışkanlığından giderek uzaklaşan, yabancılaşan bir ulus olarak hayat sigortası daha çok karşımıza çıkar oldu. Daha geçen gün Akbank Genel Müdürü Ziya Akkurt, Vodafone tarafından düzenlenen “CEO Club” toplantısında tüketici kredilerine ilişkin olarak, “Şu anda tehlikeli bir dinamitin üzerinde oturuyoruz: Tüketici kredileri ! Herkes önümüzdeki 3-4 yılını borca bağladı” şeklinde bir tespitte bulunmuş. Söz konusu duruma sebep olan kredileri veren Türkiye’nin en büyük bankalarının birinin başında bulunan kişinin yaptığı bu tespite katılmamak mümkün değil. Gerçekten de sıradan vatandaş kendi iradesiyle veya başka bir sebepten dolayı hayatında daha yaşamadığı üç ila dört yılını kredi kullanmak suretiyle ipotek altına almış durumda.
Hayat sigortalarıyla Türk tüketicisini yeniden tanıştıranlar genelde kredi başvurusunda bulunduğumuz bankalar olduğu için, bu ürün kamuoyu tarafından daha çok bankalar tarafından diretilen hesap işletim ücreti gibi bir ek maliyet şeklinde algılanıyor. Ama bu maalesef yanlış bir algılama. Yukarıda bahsettiğimiz gerçekleri göz önünde bulundurursanız, hayat sigortasının bir seneden uzun konut kredisi, ihtiyaç kredisi ve hatta kredi kartı gibi tüketici finansmanı ürünlerinden herhangi birini kullanan bireyler için bir lüks değil, ihtiyaç halini almış olduğunu görüyoruz.
Türkiye gibi her an hayati tehlike yaşayabileceğiniz bir ülkede eğer bir seneden uzun vadeli bir borç yükümlülüğüne girmişseniz, başınıza bir kaza gelmesi durumunda yasal mirasçılarınızın (bu kişilerin geride bırakacağınız sevdiğiniz değer verdiğiniz sizin için önemli insanlar olduğunu kabul edersek) yaşayacağı kayıpların en azından maddi bacağını sınırlamış oluyorsunuz.
Kredi hayat sigortaları hakkında bilinmesi gerekenler
Bu ürün hakkında belki de bilmeniz gereken en önemli konu, kredi hayat sigortasının zorunlu bir sigorta olmadığıdır. Yani trafik sigortası gibi veya dask sigortası gibi yapılması yasalarla zorunlu hale getirilmiş bir sigorta değildir.
Öte yandan bu sigortayı yaptırmazsanız, banka kredi politikası gereği size kredi vermeyi reddedebilir. Banka, özellikle ihtiyaç kredisi gibi teminatsız verilen nakit kredilerde, borçlunun başına bir şey gelmesi durumunda alacağını tahsil etmek için mirasçılara dönmek zorunda kalır. Sigorta, söz konusu risk gerçekleştiğinde, bankanın verdiği borcu devreye girecek tazminat üzerinden tahsil etmesine imkan verdiği için bankacılar tarafından tercih edilir. Bankalar hayat sigortası olmadan kredi vermeye, çok rahat para bulup dağıtacakları bir ortam oluşmadıkça yanaşmayacaklardır.
Kredi hayat sigortasını başvuruda bulunulan bankalardan yaptırmak gibi bir zorunluluğunuz yoktur. Bankadan sigortayla ilgili teklif aldıktan sonra aynı şartlarda bir poliçe için hayat sigortası ürünleri satmaya yetkili şirket veya sigorta acentesinden teklif alabilir, ucuz olması durumunda poliçeyi alternatif şirket üzerinden çıkartabilirsiniz (bkz. daini mürtehin şerhi). Bankaya bu alternatifle gitmeniz durumunda size kredi vermeyi reddedemez, zira bu rekabet kanununa aykırı bir durum oluşturur ve yetkili mecralara şikayet etmeniz bankayı zor duruma sokacaktır.
Kabul etmek lazım, çok güzel bir ülkede yaşıyor olsak da insan hayatına verilen kıymet açısından hala münhasır medeniyetler seviyesinden çok uzaklarda seyrediyoruz. Şu anda Avrupa Birliği’nde krizle boğuşan Yunanistan vatandaşı ile bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını karşılaştırdığınızda, sizce hangisinin başına hayatı tehdit eden bir riskin gelme olasılığı sizce yüksektir? Tüketicilere tavsiyemiz kredi hayat sigortası yaptırmaları gerektiği durumlarda bu tür poliçeleri yaptırmaktan kaçmak yerine, alternatif kurumlardan teklif alarak kendi ihtiyaçlarına en uygun alternatifleri seçmek olacaktır.
merhaba,
benim babam 2011 yılının ocak ayında ing bankdan konut kredisi çekmişti ve 15/11/11 de vefat etti. kendisinin çekmiş oldugu konut kredisine hayat sigortası yaptılar ve sigorta şirketi bankadan müşteriye ulaşında evrakları göndersin demiş ve bende istedikleri evrakları vefat ettikden 15 gün sonra ilettim bankaya ve sigorta şirketi cevap gönderdi bankaya 1,5 ay sonra ve şimdi hayat sigortası ödemiyor konut kredi borcunu. Babam zamanında yaptırırken herhangi bir rahatsızlığım yok diyor ve ölüm belgesine babamın kardeşine o telaşede doktor soruyo rahmetli abinizin rahatsılığı ne vardı diyolar ve amcamda koah var diyor 2-3 yıldır diyo ve ölüm belgesine 2 yıldır mevcuttur yazıyolar. sigorta şirketininde kaçamak yaptıgı olay burda bize daha önce bir rahatsızlığı oldugunu bildirmediği için ödeyemiyoruz diyorlar…teşekkürler eğer aydınlatıcı bir -şeyler söylerseniz…